Avrupa’ da obezite epidemik boyutlara ulaşmaktadır. Obezite görülme oranı son 2 yılda 3 katına ulaşmıştır. Bugün, birçok ülkede yetişkinlerin % 30 ila % 80’ i şişmandır. Obezite görülme sıklığı ülkeler arasında farklılık göstermektedir. Ayrıca bölgesel olarak, sosyal gruplar açısından, erkekler ve kadınlar arasında ve farklı yaşlar arasında da obezite görülme sıklığı farklılıklar göstermektedir. Örneğin; Özbekistan’da erkekler arasındaki şişmanlık oranı % 28, İrlanda’ da erkekler arasındaki şişmanlık oranı ise % 66’ dır. Portekiz’ de yetişkinler arasında obezite görülme oranı % 13’ iken Finlandiya’ da yetişkinler arasında obezite görülme oranı % 23’ dür. Fakat oranlar hemen hemen tüm kesimlerde giderek artmaktadır.
Şişmanlık ve obezite sağlığı olumsuz yönde etkileyebilecek anormal ya da aşırı yağ birikimi olarak tanımlanmaktadır.
Daha önceki yazımda da (http://haleavsar.com.tr/neden-kilo-aliyoruz/ ) belirttiğim gibi son yıllarda ki bu artışın en önemli sebeplerinden biri porsiyon kontrolü kavramının anlamını kaybetmiş olmasıdır. Fast-food tüketiminin yaygınlaşması ile daha büyük porsiyon önerileri ve küçük maliyetler ile toplumun daha büyük miktarlarda tüketime teşvik edilmesi şişmanlığın artmasındaki en önemli etkenlerden biridir.
20 yıl önce 1 porsiyon patates kızartması 70 gram ağırlığında ve 210 kalori iken bugün 1 porsiyon patates kızartması yaklaşık olarak 200 gram ağırlığındadır ve 610 kalori içermektedir. Peki aradaki 400 kalorilik farkı yakmak ya da harcamak kolay mıdır?
Özellikle inaktif yaşam tarzını benimsemiş bireyler için 400 kalorilik farkı yakmak oldukça zordur. Örnek verecek olursak; yaklaşık olarak 1 saat 10 dakika süresince yürüyüş ile ancak 400 kalori harcanabilir (Hesaplamalar 60 kilogram ağırlığındaki bireyler baz alınarak yapılmıştır).
Unutmayınız ki porsiyon kontrolü kilo vermek için, ideal ağırlığın korunması, sürdürülmesi ve şişmanlığı önlenmesi açısından oldukça önemlidir.